ÖNCELİĞİMİZ TÜKETİCİNİN SAĞLIK VE GÜVENLİĞİNİN KORUNMASI

ÖNCELİĞİMİZ TÜKETİCİNİN SAĞLIK
VE GÜVENLİĞİNİN KORUNMASI
Avni Dilber
TİCARET BAKANLIĞI
TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE
PİYASA GÖZETİMİ GENEL MÜDÜRÜ
"Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü’nün piyasa gözetimi ve denetimi bakımından sorumluluğunda bulunan ürün gruplarında
süreç içerisinde önemli aşamalar kaydedildi. Bu süre zarfında; kırtasiye ürünlerinin güvenliğinin sağlanması, mevzuat hazırlanması ve uygulanması noktasında TÜKİD ile
sürdürülen olumlu diyalog, Bakanlığın faaliyetlerine büyük katkı sağladı. Okul sezonunun yaklaşması ve çalışmaların aşamalarıyla ilgili güncel bilgileri Ticaret
Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber ile görüştük. Denetimlerde “Güvensiz ürüne karşı sıfır tolerans” politikasını benimsediklerini
ifade eden Dilber; “Sağlık önceliğimiz ve önemini salgın döneminde hepimiz bir kez daha görmüş olduk. Bu da Bakanlığımıza ayrı bir sorumluluk yüklemekte ve konuyu bir
denetim görevinden ziyade sosyal sorumluluk görevi haline getirmektedir” dedi."
Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel
Müdürlüğünün kapsamı ve çalışmaları hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz?
Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü olarak tüketicilerin ekonomik çıkarlarının yanı sıra, sağlık ve güvenliklerini de koruma görevini yerine getiriyoruz. Tüm dünyada sürekli gelişen ve
yenilenen bu görev tüm toplumu ilgilendirdiği için büyük önem taşımaktadır. Reklamdan, hakem heyetlerine, ürün güvenliğinden, satış sonrası hizmetlere ve tüketicilerin bilinçlendirilmesine geniş bir çalışma alanı bulunan
Genel Müdürlüğümüz, doğrudan tüketiciye dokunan bu görevleri yerine getirmektedir.
Hayatımızda önemli bir yeri olan “Ürün güvenliği” kavramı hangi kriterleri barındırıyor? Bu kavramını
duyduğumuzda nasıl bir algı oluşmalı?
Ürün güvenliği kavramı, insan sağlığı ile doğrudan ilişkili olup tüketicinin korunmasının yanı sıra, ülkemiz ihracatına katkıları ve haksız rekabeti engelleme
etkileri açılarından son derece önemlidir.
Her ürün grubunun ürün güvenliği bağlamında, kendine özgü teknik düzenlemeleri, güvenlik standartları, asgari güvenlik koşulları bulunmaktadır. Bakanlığımızın önemli görev alanlarından
birisi, sorumluluğumuzda bulunan ürünlerin uygun ve normal kullanım koşullarında kullanıldığında risk taşımayan veya sadece ürünün kullanımına özgü asgari risk taşıyan ve insan sağlığı için
gerekli düzeyde koruma sağlayan ürünler olmasının sağlanmasıdır. Bakanlığımız mevcut durumda, tüketicilerin günlük hayatta sıklıkla kullandıkları tekstil, ayakkabı, mobilya, kırtasiye, çocuk
bakım ürünleri, oyuncaklar, diş fırçaları ve deterjanlar gibi birçok tüketici ürününün piyasa gözetimi ve denetimi sorumluluğunu üstlenmiş durumdadır.
Faaliyetlerimiz kapsamında gerçekleştirdiğimiz denetimler sonucunda mevzuata aykırı bulduğumuz ürünleri toplatmakta, ilan ettirmekte ayrıca idari para cezası uygulamaktayız. Bununla birlikte, güvensiz ürünlere ilişkin bilgileri
Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi (GÜBİS)’de yayınlamaktayız. Söz konusu sisteme tüketicilerimiz www.guvensizurun.gov.tr adresinden ulaşabilmektedir. Bununla birlikte, denetim faaliyetlerimizin
yanı sıra gerek tüketicilerin farkındalıklarının arttırılması gerekse üreticilerin bilgilendirilmesine ilişkin faaliyetler sürdürüyoruz.
Covid-19 salgını ile ürün güvenliği konusu daha da önem kazandı. Salgının ardından
denetimlere eklenen yeni kriterler oldu mu?
Evet, sağlık konusunun önceliğimiz olduğunu ve önemini salgın döneminde hepimiz bir kez daha görmüş olduk. Bakanlığımızın piyasa gözetimi ve denetimi
bakımından sorumlu olduğu ürünler, günlük hayatımızda küçük, büyük tüm tüketicilerin sıklıkla kullandığı ürünlerdir. Bu da Bakanlığımıza ayrı bir sorumluluk yüklemekte ve konuyu bir
denetim görevinden ziyade sosyal sorumluluk görevi haline getirmektedir.
Faaliyetlerimizde AB uyum mevzuatı çerçevesindeki mevzuat gelişmelerini, bu kapsamda yayımlanan rehberleri, denetimleri, uygulamaları takip etmekteyiz. Bu açıdan, ürün güvenliği uygulamalarındaki
gelişmeler ışığında bizler de gerekli mevzuat çalışmalarını yapıyor ve denetimlerde risk odağını buna göre belirliyoruz. Doğal olarak, Covid-19 salgını döneminde de bazı ürün grupları ve riskleri öne çıktı,
bizler de piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerimizi buna uygun olarak sürdürdük ve şikayetlerden diğer ülke uygulamalarına, sektör ve tüketici eğilimlerine kadar her türlü veriyi değerlendirerek
denetimler ve rehberlik faaliyetleri gerçekleştirdik. Bakanlığımızın piyasa gözetimindeki politikası olan "Güvensiz Ürüne Karşı Sıfır Tolerans" çerçevesinde,
özellikle hassas tüketiciler dediğimiz bebekler, çocuklar ve öğrenciler tarafından kullanılan ürünlerin taşıması muhtemel risklerini bertaraf etmeyi genel öncelik olarak belirlemiş olduğumuzu da belirtmek isterim.
TÜKİD’in de uzun yıllardır destek verdiği denetimlerde
nasıl bir ivme kazanıldı?
Bakanlığımız piyasa gözetimi ve denetimine ilişkin görevlerini 2011 yılında üstlenmeye başladı, zamanla yeni ürün grupları sorumluluğumuza eklendi. İlk günden
bu yana gerçekten çok önemli aşamalar kaydettik. Tüketicilerin korunmasının sadece ekonomik haklarının korunmasından ibaret olmadığına, sağlık ve güvenlik için kullanılan ürünlerin güvenli
olması gerektiğine ilişkin farkındalık bu süreçte arttı ve bu bilincin daha da gelişeceğine inanıyorum.
Bakanlık olarak, piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerinde tüketicilerle birlikte diğer paydaşların da fikirlerine büyük önem veriyoruz. Özellikle kırtasiye ürünlerinin güvenliğinin sağlanması,
mevzuat hazırlanması ve uygulanması noktasında TÜKİD ile geliştirdiğimiz olumlu diyalog Bakanlığımız piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerine büyük katkı sağlamaktadır. TÜKİD’in
desteğinin kendi sektörü ve tüketiciler açısından çok anlamlı olduğunu belirtmek isterim. Kırtasiye ürün grubu bizim en başından beri sorumluluk aldığımız ve birlikte yol aldığımız bir grup.
Bu açıdan bu sektörle iş birliğimiz sayesinde başardıklarımız diğer ürün grupları açısından da örnek oluşturmaktadır.
Her yıl okul öncesi yapılandenetimlerde bu yılki hedefleriniz nelerdir?
Her eğitim ve öğretim yılı öncesi kırtasiye ürünleri, okul kıyafetleri ve ayakkabıları ile çocuklarımızın kullanabileceği her türlü takı, aksesuar gibi ürünlere ilişkin denetimler gerçekleştiriyoruz.
Bu denetimlerde ürünler, AB ile uyumlu mevzuat kapsamında hem fiziksel hem kimyasal riskler bakımından sürdürülmekte, ayrıca etiket bilgilendirmeleri ve bilgilerin yanıltıcılığı konularında da analizler yapılmaktadır.
Bu yıl da söz konusu ürün gruplarında, eğitim-öğretim yılı başlamadan önce piyasaya arz edilen ürünlerin güvenli olmasına ilişkin denetimler ülke çapında sürdürülecektir.
Bilindiği gibi, piyasaya arz edilecek yerli ya da ithal tüm ürünlerin güvenli olması üreticinin veya ithalatçının sorumluluğundadır. Bakanlığımızca iç piyasada yapılan denetimlerde,güvensizliği tespit edilen ürünlere
toplatma, ilan, idari para cezası yaptırımlarını uygulamaktayız.
Tüketicinin bilinçlendirilmesi için önemli faaliyetleri hayata geçiriyorsunuz. Bu faaliyetlerden bahseder misiniz?
Bakanlığımız, etkin bir denetim mekanizmasının kurulmasını sağlamak üzere; mevzuatı sadeleştirerek yararlanıcıları etkin denetimin tarafı haline getirmek, tüketici, iktisadi işletmeci ve diğer
paydaşlarla iş birliği içinde bir denetim ve gözetim sistemi oluşturmak, tüketici odaklı hizmet sunumunun benimsenmesini sağlamak ve piyasa gözetimi ve denetimi konularında sürekli öğrenmeyi ve ilerlemeyi teşvik etmek prensiplerini
ilke edinmiştir.
Bu kapsamda, aslında tüm paydaşların farkındalıklarının arttırılması bizim için çok önemli durumdadır. Tüketicilerin ekonomik haklarının yanı sıra ürün güvenliği bağlamında da bilinçlendirilmesine
katkıda bulunmak üzere, her yıl okul döneminde kırtasiyede, nisan ayında oyuncaklarda olduğu gibi, risk, ürün grubu ya da dönem gibi konulara odaklanarak çalışmalar gerçekleştirilmektedir.
Genel Müdürlüğümüzce yürütülen AB veya ulusal projeler, sempozyumlar, toplantı vb. faaliyetler ve Bölge Müdürlüklerimiz tarafından sorumlu oldukları bölgeler çerçevesindeki çalışmalar ile bu alanda çeşitli
gündemler ve hedefler belirleyerek yol almaktayız.
Yine bu dönemde e-ticaret hacminde önemli bir artış yaşandı. Tüketicinin korunması
kapsamında, e-ticaret yapan firmalar nelere dikkatetmeli?
Genel Müdürlüğümüzün e-ticaret alanında tüketicilerin ekonomik menfaatlerinin korunmasına yönelik de çeşitli faaliyetleri bulunmaktadır. E-ticaret yapan
firmaların Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliğine uygun hareket etmeleri gerekmektedir. Bu yönetmelikte ön bilgilendirme, cayma hakkı, sözleşmenin ifası ve teslimat gibi konularda düzenlemeler
bulunmaktadır. Bununla birlikte Genel Müdürlüğümüzün reklam ve ticari uygulamalar, tüketici hakem heyetleri, garanti belgesi ve satış sonrası hizmetler gibi
e- ticareti de ilgilendiren görev alanları bulunmaktadır.
Diğer taraftan e-ticarette ürün güvenliğine ilişkin olarak, Genel Müdürlüğümüzce yürütülen piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetleri bağlamında yeni düzenlemelerin de altını çizmek
gerekiyor. Avrupa Birliğine uyum kapsamında hazırlanan ve 12 Mart 2021 tarihinde yürürlüğe giren 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu
ile diğer yeniliklerin yanı sıra e-ticaret alanında da denetimler yeni bir boyut kazanmaktadır. Bu kapsamda, e-ticaret yapan firmalar da izlenebilirlik kurallarına tabi kılınmaktadır.
İnternet üzerinden piyasaya arz edilen uygun olmayan ürünün satışının durdurulması gerekmekte olup, e-ticaret platformlarının veya aracı hizmet sağlayıcının
bunu kendiliğinden yapmaması durumunda, yetkili kuruluşun uygun olmayan ürünün satışının yapıldığı internet sitesindeki içeriğe erişimin engellenmesine
karar vermesine ve bu kararı uygulanmak üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna bildirmesine imkân sağlanmıştır.
Ayrıca e- ticaret üzerinden satın alınan ürünlerin de denetimlerde numune olarak esas alınabileceği düzenlenmiştir.
Bu kapsamda, hacmi gittikçe artan e-ticaret işlemlerine ilişkin etkin denetim mekanizmalarına ilişkin alt yapı kurulmuştur. Bakanlığımız da sorumlu olduğu
ürün gruplarına ilişkin olarak bu kapsamda denetim faaliyetlerine devam etmektedir.
E-ticaret platformlarında ürün güvenliği denetimleri nasıl yapıldığını, sektörümüzün bilinçlendirilmesi adına
bizlerle paylaşmanız mümkün müdür?
Yeni Kanun bu konuda daha etkin bir faaliyet çerçevesi oluşturmaktadır. Erişim engeli, izlenebilirlik yükümlülükleri, e- ticaret yoluyla numune alımı konuları piyasa
gözetimi ve denetimi faaliyetleri için çağa uygun ve etkin işlemlerdir. Bakanlığımız Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğünce bu konuda ikincil mevzuat
düzenlemesi yapılmaktadır ve uygulama ayrıntıları bu kapsamda netleştirilecektir.
Frekans Dergisi Editörü Ebulfez Demirdaş